AB’den döngüsel ekonomi hamlesi: “Dijital Ürün Pasaportu”

AB’den döngüsel ekonomi hamlesi: “Dijital Ürün Pasaportu”

Avrupa Komisyonu, 2022 başı itibariyle Avrupa pazarındaki ürünlerin bileşenleri hakkında bilgi içeren bir “dijital ürün pasaportu” sistemine geçmeyi planlıyor.

Avrupa Komisyonu, 2022 başı itibariyle Avrupa pazarındaki ürünlerin yeniden kullanılma ve geri dönüştürülme şanslarını artırmak amacıyla ürün bileşenleri hakkında bilgi içeren bir “dijital ürün pasaportu” sistemine geçmeyi planlıyor. Dijital ürün pasaportu sistemiyle tedarik zincirindeki kullanıcıların ürünleri yeniden kullanabilmesi ya da ürünlerin atık yönetim tesislerinde doğru şekilde işlenebilmesi için her bir ürün yapısı hakkında en doğru bilgiler paylaşılacak.

Avrupa Birliği 2050 yılında net sıfır emisyon ve sıfır kirliliğe ulaşma hedeflerini tüm dünyaya duyurdu, ancak bu hedeflere ulaşabilmesi için aşırı tüketim ve atıkla mücadele politikaların geliştirmesi gerekiyor. Güncel verilere göre toplam sera gazı emisyonlarının yarısı ve biyoçeşitlilik kaybının ve su stresinin yüzde 90’ından fazlası, kaynak çıkarma ve işleme süreçlerinden kaynaklanıyor. Biyokütle, fosil yakıtlar, metaller ve mineraller gibi küresel malzeme tüketiminin de önümüzdeki 40 yıl içinde iki katına çıkması ve yıllık atık üretiminin 2050 yılına kadar yüzde 70 artması bekleniyor.

“Pazarlarımızdaki ürünlerin dayanıklı olduğundan emin olmalıyız”

Bu olumsuz tablonun önüne geçmek için Avrupa’nın tek seçeneği sürdürülebilir ve uzun ömürlü ürünlere geçmek ve kaynak kullanımını yavaşlatmak. Önümüzdeki yılın başlarında geçilmesi planlanan sürdürülebilir ürün girişiminin bu kapsamda önemli bir itici güç olması bekleniyor. Avrupa Komisyon Döngüsel Ekonomi Danışmanı William Neale, “Pazarlarlarımıza sürülen ürünlerin dayanıklı, tamir edilebilir vb. olacak şekilde tasarlandığından gerçekten emin olmamız gerekiyor,” ifadeleriyle dijital ürün pasaportu sisteminin amacını özetliyor.

Tedarik zincirindeki kullanıcıların ihtiyaç duyduğu bilgileri belirlemek büyük emek gerektiren bir süreç. Bu nedenle Avrupa Komisyonu’nun yöntemi yetki verilmiş eylemlerde her bir ürünle ayrı ayrı ilgilenmek şeklinde olacak. Dijital pasaportun oluşturulması, tüm tedarik zincirindeki ürünlerin incelenmesini ve bileşenlerinin tartışılmasını gerektirecek. Bu tartışmalar sayesinde fikri mülkiyet haklarını ihlal eden bilgileri içeren pasaportla ilgili endişelerin giderilmesi de bekleniyor.

Avrupa Birliği sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik çalışmalarının bir yenisini de “Global Gateway” ( Küresel Geçit Kapısı) projesini açıklayarak duyurdu. Çin’in İpek Yolu projesine rakip olarak yorumlanan 300 milyar Euro hacmindeki Global Gateway projesi kapsamında 2027 yılına kadar kamu ve özel kaynaklar kullanılarak dünya çapında yol, demiryolu gibi trafik bağlantıları ile deniz altından geçen fiber optik internet kabloları, elektrik şebekeleri gibi altyapı projelerine ve sağlık sistemine yatırım yapılacak.

Proje Afrika, Latin Amerika ve Asya odaklı olacak

AB Komisyonu Başkanı von der Leyen, konuyla ilgili bir soruya verdiği yanıtta AB’nin dünyada “güvenilir bir partner” olarak görülmek ve demokratik değerleriyle takdir toplamak istediğini belirterek Global Gateway’in “mevcut projelere net bir alternatif olduğunu” söyledi. AB Komisyonu’nun projeyle ilgili belgesinde de sürdürülebilir, iklim değişikliğiyle mücadeleye katkı sağlayan ve dijitalleşmeyi teşvik eden bir çehre kazandırılması planlanan projede şeffaflık, eşitlik ve yerel halkın projelerden fayda sağlaması gibi ilkelere özel önem atfedildiğine yer verildi. Projenin finansmanı kısmen Avrupa Yatırım Bankası ve AB programlarından, AB bütçesi ve üye devletlerden aktarılan kaynakla sağlanacak. Projenin ağırlıklı olarak Afrika, Latin Amerika ve Asya ülkelerini kapsaması planlanıyor.

Avrupalı şirketler bölgedeki rakiplerine karşı desteklenecek

Global Gateway çerçevesinde öngörülen projeler arasında Afrika’da hidrojen üretimi, Karadeniz’e deniz altından döşenecek fiber optik kablolarla hızlı internet bağlantısı sağlanması, Ürdün ile İsrail işgali altındaki Batı Şeria arasına yeni bir köprü inşası da yer alıyor. Avrupalı şirketlere ihracat teşvikleri de verilmesi öngörülüyor. Bu şekilde Avrupalı şirketlerin söz konusu bölgelerdeki rakiplerine ya da Çinli şirketler gibi devlet teşviklerinden yararlananlara karşı desteklenmesi hedefleniyor. Global Gateway konseptinin hayata geçirilebilmesi ve resmi kaynak aktarımına başlanabilmesi için AB Konseyi ve Avrupa Parlamentosundan da onay çıkması gerekiyor.

 

Paylaş
1 Responses

Yorumlara kapalı.