,

COP26 sona erdi: Hayal kırıklığı mı başarı mı?

COP26 sona erdi: Hayal kırıklığı mı başarı mı?

1 Kasım’da başlayan ve müzakerelerin uzaması sonucu 13 Kasım’a kadar devam eden COP26 sonuçlandı. Anlaşmada kömürün aşamalı olarak azaltılması, emisyon azaltım planlarının düzenli olarak gözden geçirilmesi ve gelişmekte olan ülkelere daha fazla finansal destek yapılması gibi önemli taahhütler yer alıyor. Ayrıca ilk defa bir BM iklim anlaşmasında fosil yakıt kullanımının aşamalı olarak azaltılmasından bahsedilmiş oldu.

12 Kasım Cuma günü sona ermesi planlanan COP26, fosil yakıtlarla ilgili ifadelerde çıkan bir anlaşmazlık nedeniyle planlanan sürede tamamlanamamıştı. Uzlaşmaya varılan son metinde ise, taslak metinde yer alan ülkelerin “azaltılmamış kömür enerjisi ve verimsiz fosil yakıt sübvansiyonlarını aşamalı olarak kaldırmayı hızlandırmaları” gerektiği şeklindeki ifade “aşamalı olarak azaltmaları” şeklinde değiştirildi. Bazı Avrupa ve ada ülkeleri, Çin ve Hindistan’ın yoğun itirazları sonucu yapılan değişiklik karşısında hayal kırıklarını dile getirse de metin bu haliyle kabul edildi.

BBC Türkçe’nin haberine göre ise Glasgow İklim Anlaşması’nın öne çıkan başarıları şöyle sıralanabilir:

  • 1,5 derece hedefini ulaşılabilir kılmak adına gelecek yıl emisyon azaltma planları için yeniden bir araya gelinecek.
  • İlk kez uluslararası bir anlaşmada kömür kullanımını sınırlama taahhüdü verildi.
  • Gelişmekte olan ülkeler için mali yardımlar artacak.
“Hala iklim felaketinin kapısını çalıyoruz”

COP Başkanı Alok Sharma, uzlaşmaya varılmasının ardından yaptığı konuşmada “Bütün delegelere bu sürecin gelişme şeklinden dolayı özür dilediğimi ve çok üzgün olduğumu söylemek istiyorum,” ifadelerini kullandı. BM Genel Sekreteri Guterres ise “Kırılgan gezegenimiz pamuk ipliğine bağlı. Hala iklim felaketinin kapısını çalıyoruz,” yorumunu yaptı: “Bir günde veya bir konferansta hedefimize varamayacağız. Ama oraya ulaşabileceğimizi biliyorum. Hayatımızın kavgasını veriyoruz. Asla pes etmeyin. Asla geri çekilmeyin. İlerlemeye devam edin.”

Greenpeace Uluslararası İcra Direktörü Jennifer Morgan anlaşma için “Silik, zayıf ve 1,5 derece hedefi sadece nefes alıyor. Ancak kömür çağının sona erdiğine dair bir sinyal gönderildi ve bu önemli,” derken yardım kuruluşu Christian Aid’in CEO’su Amanda Mukwashi “COP26’nın 1,5 dereceyi canlı tutmak için en iyi şans olduğu söylendi ancak 1,5 derece yaşam desteğine alındı,” ifadelerini kullandı. ActionAid yardım kuruluşunun politika direktörü Lars Koch “Bu, yüzyıllardır çevreyi kirleten zengin ülkelere benzin ve gaz üretmeleri için bir geçiş kartı sunuyor,” ifadeleriyle anlaşmada yalnızca kömürden söz edilmesinin hayal kırıklığı yarattığını vurgularken uluslararası çevre örgütleri ağı Friends of the Earth International’dan Sara Shaw ise anlaşmayı “skandal” olarak değerlendirdi ve ekledi: “Anlaşmada sağlanacak bir şey yoksa sadece 1,5 derece kelimesini söylemek anlamsızdır. COP26 güney ülkelerine ihanet olarak hatırlanacak.”

Genç iklim aktivisti Greta Thunberg de COP26’nın hayal kırıklığıyla sonuçlandığına dikkat çeken bir yorum yaptı: “COP26 bitti. İşte kısa bir özet: Bla bla bla… Ama asıl iş, bu salonların dışında devam ediyor. Ve asla pes etmeyeceğiz, asla.”

“Alınan kararlar yeterli bulunmasa da dönüşümü hızlandıracaktır”

İstanbul Sanayi Odası Sürdürülebilirlik ve Koordinasyon Şubesi Müdürü Gülberk Ertap ise COP26’yı şöyle değerlendiriyor: “İklim değişikliği özelinde uluslararası bir etkinlik olan COP26’da alınan kararlara ilişkin tepkiler uluslararası kamuoyunda iklim değişikliği ile ilgili atılması beklenen adımlar hakkında önemli bir işaret niteliğinde. Bu konferanslarda esas konu iklim değişikliği olmakla birlikte uluslararası ilişkileri yakından ilgilendiren ve alınan kararlar ile ülkelerin üretim kararlarını ve dolayısıyla uluslararası ticareti şekillendiren bir tarafı olduğunun da altını çizmek gerekiyor. Bu bakış açısı ile insanlık olarak geri dönülemez bir noktada olduğumuzun bir kez daha açıkça vurgulandığı COP26’da alınan kararlar yeterli bulunmasa da sağlık, eğitim, ulaşım ve ormanlar gibi pek çok konuda yaşanan dönüşümü hızlandırıcı bir etkisi olacaktır.”

“Umutlar başka bir sonbahara kaldı”

Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi Kıdemli Uzmanı Dr. Ümit Şahin, anlaşmadaki kömürden çıkışla ilgili maddenin son anda aşamalı olarak azaltma şeklinde değiştirilmesinin “çok üzücü” olduğunu vurguladı, ancak kararı tamamen destekleyen ülkelerden biri olan Türkiye’nin yine de yeni kömürlü termik santral yapmayacağını ve mevcut projeleri iptal edeceğini açıklaması gerektiğini ekledi. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Doğanay Tolunay da COP26 ile ilgili “Umutlar başka bir sonbahara kaldı” yorumunu yaptı: “COP26 da diğerleri gibi muğlak ifadelerle dolu, önemli sorunların çözümünü öteleyen, ama umut pompalamaya çalışan bir metinle sonuçlandı. Tabandan güçlü bir şekilde hükümetlerin iklim politikalarını değiştirmesini sağlamazsak işimiz zor.”

“En çok çalışması gereken ülkelerden biri Türkiye”

Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Çağatay Tavşanoğlu da birçok noktada anlaşma metninin başlangıç versiyonlarındaki noktadan çok geriye düşüldüğünü vurguladı: “Örneğin, ‘kömür kullanımından aşamalı bir şekilde tamamen vazgeçilmesi’ iki hafta içinde ‘aşamalı bir şekilde azaltılması’na dönüştü.” Müzakerelerde Türkiye’nin en önemli tezinin iklim değişikliği finansmanı ve azaltım taahhütleri konularında ülkelerin tarihsel sorumluluğunun dikkate alınması olduğunu söyleyen Tavşanoğlu, “Ülke olarak günümüzdeki küresel emisyondan en çok sorumlu ilk 20 ülke arasında yer aldığımızı da unutmamamız gerekiyor. Ayrıca, geçtiğimiz yıllar boyunca Türkiye’nin çevre karnesinin pek de iç açıcı olmadığı aşikar, bu nedenle anlaşmanın sonrasında açıklanan hedeflere ulaşmak konusunda en çok çalışması gereken ülkelerden birisi Türkiye olacak,” ifadelerini ekledi.

13 gün süren zirve boyunca alınan önemli kararlardan bazıları şunlardı:

  • İki hafta süren yoğun müzakereler sonunda ‘Paris Kural Kitabı’ tamamlandı ve COP tarihinde ilk defa kömür kullanımını aşamalı olarak azaltma kararı kabul edildi.
  • ABD ve AB’nin inisiyatifiyle 100’den fazla ülke metan gazı salımını 2030’a kadar yüzde 30 azaltmayı öngören bir taahhütte uzlaştı.
  • Aralarında Türkiye’nin de yer aldığı, dünya ormanlarının yüzde 85’inden fazlasına sahip ülkeleri temsil eden 100’den fazla dünya lideri, önümüzdeki on yılda ormansızlaşmayı durdurma sözü verdi.
  • Toplam varlığı yaklaşık 130 trilyon dolar olan finans kuruluşları, 2050’ye kadar net sıfır emisyon taahhüdü verdi.
  • İngiltere ve İtalya’nın öncülüğünde 23’ten fazla ülke eğitim sektörünün karbondan arındırılmasından okul kaynaklarının geliştirilmesine kadar ulusal iklim vaatleri ortaya koydu.
  • 45 hükümet doğayı korumak ve daha sürdürülebilir tarım yöntemlerine geçmek için acil yatırım ve eylem sözü verdi.
  • Gelişmekte olan ülkeler 2025 sonrası için iklim finansmanı bütçesini yılda 1,3 trilyon dolar olarak belirledi.
  • 47 ülke, iklim değişikliğinin etkilerine dayanıklı, düşük karbonlu ve sürdürülebilir sağlık sistemleri kurmayı taahhüt etti. 
  • Çin ve ABD önümüzdeki 10 yılda sera gazı emisyonlarını birlikte çalışarak azaltmayı hedefledikleri bir plan açıkladı.
  • 19 ülke sıfır emisyonlu nakliye rotalarının kurulmasını desteklemeye karar verdi.
  • Türkiye’nin de aralarında olduğu 33 ülke, 40 şehir, 11 araç üreticisi şirket ve 27 filo sahibi kuruluş dünya genelinde 2040’a kadar sıfır emisyonlu araçlara geçiş mutabakatı imzaladı.
  • 40’tan fazla ülke kömürü aşamalı olarak kaldırma kararı aldı.
  • COP26’ya katılan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında alınacak kararların dünya için son derece kritik olduğunu vurguladı ve Türkiye’nin ‘İklim Değişikliği Stratejisini ve Ulusal Katkı Beyanı’nı 2053 hedefi ile güncelleyerek  bu duruma kayıtsız kalınmayacağını belirtti.

 

 

Paylaş
5 Responses

Yorumlara kapalı.