COP26 Gündem: Glasgow’da neler oluyor?

COP26 Gündem: Glasgow’da neler oluyor?

26. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı (COP26) 1 Kasım’da İngiltere’nin ev sahipliğinde Glasgow’da başladı. 12 Kasım’a kadar sürecek zirve boyunca dünyanın dört bir yanından karar alıcılar 1,5 derece hedefine ulaşabilmek için neler yapılabileceğini konuşacak.

COP26’da neler konuşuluyor, hangi kararlar alınıyor? COP26 gündemi İSO Yeşil Blog’da:

13. Gün: Müzakereler uzadı
  • COP26 zirvesinin 12. gününde bitmesi bekleniyordu, ancak müzakereler tamamlanamadığı için zirvenin uzayacağı duyuruldu. Müzakerelerde kömür ve diğer fosil yakıtlara yönelik sübvansiyonlar ve daha fakir ülkelere yardım konuları özellikle uzlaşılamayan konular olarak öne çıkıyor.
  • Zirvenin uzamasının ardından üçüncü taslak metin de yayımlandı. Üçüncü taslakta yer verilen kömürden çıkış sonucu adil geçiş kavramı, uzmanlar tarafından olumlu bir adım olarak değerlendiriliyor.
12. Gün: İkinci taslak metin yayımlandı
  • Zirvenin 12. gününde yayımlanan ikinci taslak metninde ülkelere iklim değişikliğiyle mücadele için “acil adım atma çağrısı” yapılıyor ve sera gazı salımlarını geçmişe oranla çok daha hızlı düşürmelerine yönelik planlarını gelecek yılki iklim zirvesine kadar açıklamaları isteniyor. Taslakta ayrıca ülkelere, iklim değişikliği ile mücadelede daha yoksul ülkelere destek verilmesi talebi daha ısrarlı bir şekilde dile getiriliyor. Kömür ve diğer fosil yakıtların kullanımının azaltılmasına yönelik taahhütler ise gevşetiliyor.
11. Gün: İngiltere’den net sıfır şehirler için 27,5 milyon sterlinlik finansman sözü
  • İngiltere net sıfırı hedefleyen şehirleri desteklemek için kurulan Kentsel İklim Eylem Programı’na (Urban Climate Action Programme, UCAP) 27,5 milyon sterlinlik yeni finansman sözünü duyurdu. Program kapsamında Afrika, Asya ve Latin Amerika’daki şehirler 2050 yılına kadar karbon nötr olma hedefi doğrultusunda iklim eylemi gerçekleştirmeleri ve sürdürülebilir bir gelecek yaratmaları için desteklenecek.
  • Danimarka ve Kosta Rika’nın önderliğinde bir grup ülke petrol ve doğalgaz üretimini aşamalı olarak durdurmaya yönelik bir ittifak kurduklarını duyurdu. Petrol ve Doğalgaz’ın Ötesi İttifakı’nda (Beyond Oil and Gas Alliance) Fransa, Galler ve İrlanda da yer alıyor.

 

  • Gana, Etiyopya, Bangladeş ve Tuvalu’dan temsilciler, bir basın toplantısı düzenleyip, COP26’da ilerleme sağlanamamasından ABD’yi sorumlu tuttu. Açıklamada ABD’nin iklim değişikliğinin finansı konusunda en yoksul ve tehdide en açık ülkelerin kaygılarını dikkate almadığı savunuldu.
  • Mısır, COP27’ye ev sahipliği yapacağını duyurdu. Kuzey Afrika ülkesi, konferansı Kızıldeniz tatil beldesi Şarm El-Şeyh’te düzenleyecek.

 

10. Gün: Sıfır emisyonlu araçlara geçiş mutabakatı yapıldı
  • COP26’ya ev sahipliği yapan İngiltere, zirvenin kalan günlerinde müzakere edilmek üzere ülkeleri 2022’nin sonuna kadar ulusal iklim planlarını güçlendirmeye davet eden bir karar taslağı yayımladı. Taslakta, hükümetlerden Paris İklim Anlaşması sıcaklık hedefine uyum sağlayabilmek için Ulusal Katkı Beyanlarında 2030 hedeflerini yeniden gözden geçirmeleri ve güçlendirmeleri talep ediliyor. Ayrıca ilk kez hükümetlere kömür ve fosil yakıt sübvansiyonlarını aşamalı olarak kaldırma çağrısı yapılıyor.
  • Türkiye’nin de aralarında olduğu 33 ülke, 40 şehir, 11 araç üreticisi şirket ve 27 filo sahibi kuruluş sıfır emisyonlu araçlara geçiş mutabakatı imzaladı. Mutabakat kapsamında, otomobil piyasalarında 2035’e kadar benzinli ve dizel motorlu araçların sıfır emisyonlu araçlarla değiştirilmesi öngörülüyor. Bu kapsamda hükümetler, lider piyasalarda en geç 2035’e kadar, dünyada ise 2040’a kadar tüm yeni otomobil ve kamyonet satışlarının sıfır emisyona sahip olması için çalışacak. Filo sahipleri en geç 2030’a kadar otomobil ve kamyonet filolarının tamamının sıfır emisyonlu olmasını sağlayacak. Araç üreticileri ise 2035 veya daha önce lider piyasalarda yüzde 100 sıfır emisyonlu yeni otomobil ve kamyonet satışına ulaşacak.
  • Ayrıca 19 ülke sıfır emisyonlu nakliye rotalarının kurulmasını desteklemeye karar verdi. Bu karar doğrultusunda sıfır emisyonlu gemi teknolojileri kullanılacak ve dünya genelindeki kilit rotaların limanlarına alternatif yakıt ve şarj altyapısı yerleştirilecek.
  • Çin ve ABD önümüzdeki 10 yılda sera gazı emisyonlarını birlikte çalışarak azaltmayı hedefledikleri bir plan açıkladı. İki ülke güçlü bir sera gazı olan metan gazının ve ulaşım, enerji ve endüstri kaynaklı emisyonların kesilmesi gibi bazı kilit özel alanlarda birlikte çalışacak. İki tarafın iş birliği yapmayı planladığı konular arasında “2020’lerde sera gazı emisyonlarının azaltılmasıyla ilgili düzenleyici çerçeveler ve çevresel standartlar oluşturmak; temiz enerji geçişinin toplumsal faydalarını maksimize etmek; son kullanım sektörlerinin karbon emisyonunu azaltmak ve elektrik kullanımını teşvik edecek politikalar üretmek, yeşil tasarım ve yenilenebilir kaynak kullanımı gibi döngüsel ekonomiyle ilgili kilit alanlar kurmak, doğrudan hava yakalama gibi teknolojileri konuşlandırmak ve uygulamak” başlıkları yer alıyor.
9. Gün: “1,5 derece hedefi için hala tırmanmamız gereken bir dağ var”
  • COP26’nın 9. gününde müzakereler iklim eylemlerinde toplumsal cinsiyeti ön saflara koymak üzerine yoğunlaştı. Bu kapsamda Kanada, önümüzdeki beş yıl içinde 5,3 milyar dolarlık iklim yatırımlarının yüzde 80’inin toplumsal cinsiyet eşitliği sonuçlarını hedeflemesi sözü verirken, Almanya, uluslararası iklim ve biyoçeşitlilik iş birliğinde toplumsal cinsiyet eşitliğini teşvik edecek yeni bir strateji duyurdu.
  • COP26 Başkanı Alok Sharma, yakında 190’dan fazla ülkenin taahhütlerinin özetlendiği ilk taslağın yayınlanacağını duyurdu ve ekledi: “COP26’da ilerleme kaydediyoruz, ancak küresel sıcaklık artışını 1,5 derece ile sınırlı tutmak için önümüzdeki birkaç gün içinde hala tırmanmamız gereken bir dağ var.”
  • 47 ülke, iklim değişikliğinin etkilerine dayanıklı, düşük karbonlu ve sürdürülebilir sağlık sistemleri kurmayı taahhüt etti. Bu 42 ülkeden 12’si, sağlık sistemlerinin en geç 2050 yılında net sıfıra ulaşacağı sözünü de verdi.
  • COP26’nın 9. gününde konuşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında alınan kararların, atılacak somut adımların, dünya için son derece kritik olduğunu vurguladı ve Türkiye’nin bu küresel sorunlara kayıtsız kalamayacağını hatırlattı: “Ülkemizin 2053 taahhüdü olan net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda, uzun dönemli strateji ve eylem planlarını hazırlamaya başladık. İklim değişikliğine yönelik politika, hedef ve düzenlemelerin yer aldığı İklim Kanunu’nu hazırlıyoruz. Türkiye’nin İklim Değişikliği Stratejisini ve Ulusal Katkı Beyanını 2053 hedefiyle güncelliyoruz.”
  • COP26 kapsamında aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 60 ülke ve Avrupa Birliği’nin iklim karnesi açıklandı. Çevre kuruluşları Germanwatch ve NewClimate Enstitüsü tarafından açıklanan rapora göre 2022 yılı iklim endeksinde genel sıralamada Türkiye 42’nci sırada.
8. Gün: Avustralya kömür üretiminde ve ihracatında ısrarlı
  • Küresel iklim müzakereleri ikinci haftasına girerken, Avustralya onlarca yıl kömür satmaya devam edeceğini söyledi. Dünyanın en büyük ikinci termal kömür ihracatçısı olan Avustralya, geçen hafta aşamalı olarak kömürü durdurma kararı alan 40 ülke arasında da yer almamıştı. Avustralya Kaynaklar Bakanı Keith Pitt, “Çok açık bir şekilde söylüyoruz, kömür madenlerini ve kömürle çalışan elektrik santrallerini kapatmıyoruz. Biz o pazarı kullanmazsak başkası kullanacak,” ifadeleriyle Avustralya’nın termal kömür üretmeye ve satmaya devam edeceğini açıkladı.
  • COP26’nın 8. gününde iklim değişikliğinin özellikle yoksul ülkeler üzerindeki etkileri ele alındı. Bu konuda yeni bir taahhüt açıklayan İngiltere, yoksul ülkelere 290 milyon sterlin finansman desteği sözü verdi. 290 milyon sterlinlik fonun büyük bölümü, Asya-Pasifik ülkelerine aktarılacak.
  • İngiltere’nin taahhüdüyle birlikte gelişmekte olan ülkelerin iklim değişikliğiyle mücadelesini finanse etmek için kurulan Adaptasyon Fonu’na (Adaptation Fund) 232 milyon dolar aktarıldı. Şimdiye kadar fona yapılan tek seferdeki en yüksek aktarım olan bu miktar, ABD, Kanada, İsveç, Finlandiya, İrlanda, Almanya, Norveç, İtalya, Katar, İspanya, İsviçre, Birleşik Krallık ve Quebec ve Flanders hükümetlerinden geldi.
  • Gelişmekte olan ülkeler 2025 sonrası için iklim finansmanı bütçesini yılda 1,3 trilyon dolar olarak belirledi. 77 gelişmekte olan ülke ve Çin’den oluşan grup adına konuşan Gine iklim müzakerecisi Ahmedou Sebory Toure, genel kurulda, savunmasız ulusların hedeflerini artırmaları için “yeterli ve güvenilir finansmanın” bir ön koşul olduğunu söyledi ve ekledi “Finans konusunda somut bir sonucu olmayan bir COP asla başarılı olamaz. Finans, gelişmekte olan ülkelerin hedeflerini mümkün kılabilir.”
  • Zirvede konuşan ABD eski başkanı Barack Obama, dünya liderlerini hemen adım atmaya çağırdı ve Rusya ve Çin’i müzakerelere katılmadıkları için eleştirdi.
6. Gün: Sürdürülebilir tarım için acil eylem sözü
  • COP26’nın altıncı gününde gündem toprak kullanımı ve doğa oldu. 45 hükümet doğayı korumak ve daha sürdürülebilir tarım yöntemlerine geçmek için acil yatırım ve eylem sözü verdi. Bu kapsamda iklim değişikliğine dayanıklı ürünlerin yetiştirilmesi ve toprağın yenilenmesi de dahil olmak üzere tarımsal inovasyona 4 milyar dolardan fazla kamu yatırımı ayrılacak.
  • Farklı sektörlerden 95 yüksek profilli şirket, 2030 yılına kadar doğanın bozulumunu durdurmak ve tersine çevirmek için çalışacağını duyurdu. Taahhüt veren şirketler arasında çevresel etkilerini azaltma sözü veren süpermarketler ve malzemelerinin izlenebilirliğini garanti eden moda markaları da yer alıyor.
  • Zirvenin altıncı günü aynı zamanda Küresel İklim Eylem Günü idi. Dünyanın dört bir yanından iklim aktivistlerinin iklim adaleti çağrısı yaptığı bugünde, COP26 Türkiye Koalisyonu da “Dünyanın neresinde olursanız olun, şu an iklim adaleti için mücadele etme zamanı. Fabrikalarda, iş yerlerinde, okullarda, hastanelerde yani toplumun tüm alanlarında enternasyonal bir anlayışta kenetlenmeye ihtiyacımız var,” ifadeleriyle herkesi iklim adaleti için mücadeleye çağırdı.
5. Gün: “Gençleri daha çok dikkate alın”
  • COP Başkanı Alok Sharma, müzakerelerde gençleri daha çok dikkate alma çağrısı yaptı. Sharma ayrıca COP’un ikinci haftasında iyi sonuçlar ortaya koymak için delegelerin hızlı davranması gerektiğini vurguladı: “Çok sayıda çözülmemiş sorunla ikinci haftaya başlamak mümkün değil. Bu nedenle tüm delegeleri önümüzdeki 24 saatte görüşmeleri hızlandırmaya çağırıyorum.”
  • Genç iklim liderleri konferansta konuşmalar yaparken, on binlerce genç de benzer taleplerle Glasgow sokaklarındaydı. Genç İklim Hareketi (Young Climate Movement, YOUNGO) tarafından eş başkanlığı yürütülen COP26’nın beşinci gününde, 40 binden fazla gencin görüşlerini temsil eden COY16 Küresel Gençlik Pozisyonu’nun (Global Youth Position) bildirisi de sunuldu. 
  • İngiltere ve İtalya’nın öncülüğünde 23’ten fazla ülke eğitim sektörünün karbondan arındırılmasından okul kaynaklarının geliştirilmesine kadar ulusal iklim vaatleri ortaya koydu. İngiltere ayrıca, mülteci çocukların eğitim ihtiyaçları hakkında daha etkili uluslararası müdahale sağlamak için 85 bin pound ayıracağını duyurdu.
  • Küresel sürdürülebilirlik danışmanlığı SYSTEMIQ tarafından hazırlanan Paris Etkisi (The Paris Effect) raporunun COP26 için hazırlanan yeni baskısı, tüm büyük sektörlerin 2030 yılına kadar maliyet açısından rekabetçi yeşil çözümler geliştirme kapasitesine sahip olduğunu ve karbon ağırlıklı yeni altyapılar yatırım yapmanın yüksek risk barındırdığını ortaya koydu.
4. Gün: Kömür aşamalı olarak kaldırılacak
  • İngiltere İş, Enerji ve Endüstriyel Stratejiden Sorumlu Devlet Bakanı Kwasi Kwarteng, küresel olarak temiz enerjiye geçişin mevcut hızından beş kat daha fazla olması gerektiğini vurguladı: “Bu konuda İngiltere iyi bir model, sadece dokuz yıl önce elektriğimizin yüzde 40’ı kömürden geliyordu, bugün bu oran yüzde 2’den az ve 2024’e kadar aşamalı olarak kaldırmayı planlıyoruz. Dünyamıza güç verme şeklimizde devrim yapmadan iklim değişikliğiyle mücadele edemeyiz.”
  • COP26’nın dördüncü gününe 40’tan fazla ülkenin kömürü aşamalı olarak kaldırma kararı damga vurdu. Aralarında en çok kömür kullanan ülkelerden Kanada, Ukrayna, Polonya ve Vietnam’ın da yer aldığı anlaşmaya göre büyük ekonomiler 2030’larda, gelişmekte olan ekonomiler ise 2040’larda kömür enerjisini kullanmayı aşamalı olarak durduracak. Dünyanın en çok emisyon salan ülkelerinden Avustralya, Çin, Hindistan ve ABD ise anlaşmaya katılmadı.
  • Genç iklim aktivistleriyle birlikte COP26 kapsamında düzenlenen bir panele katılan Greta Thunberg, “Dürüst olmak gerekirse bu zirvelerden gerekli değişikliklerin gelmeyeceğini hepimiz biliyoruz,” ifadelerini kullandı. Dışarıdan büyük bir baskı olmadan liderlerin hiçbir şey yapmamaya devam edeceğini vurgulayan Thunberg, zirveye katılan CEO’ları da COP26’yı “greenwashing” (bir şirketin çevresel sorumluluğa sahip olduğu imajını vurgulamak için yanlış bilgi yayması) yapmaya alet etmekle suçladı.
  • Endonezya Çevre Bakanı Siti Nurbaya Bakar, COP26’nın ikinci gününde uzlaşılan ormansızlaşmayı durdurma taahhüdünün adil olmadığını söyledi. Karbon emisyonlarını azaltmak ya da ormansızlaşma adına Endonezya’nın gelişiminin durmaması gerektiğini söyleyen Bakar’ın tepkisi hayal kırıklığıyla karşılanıyor.
3. Gün: Finans devleri 2050’ye kadar net sıfır sözü verdi
  • COP26 Başkanı Alok Sharma, gelişmiş ülkelerin kırılgan ülkelere sağlayacağı finansmanın 2021-2025 döneminde 500 milyar doları aşacağını açıkladı. COP26’nın finans gününde düzenlediği basın toplantısında konuşan Sharma, gelişmiş ülkelerin az gelişmiş ülkelere sağlamayı taahhüt ettiği yıllık 100 milyar dolarlık finansman desteği hedefine ulaşılamadığını ancak 2022’de bu hedefe yönelik ilerleme olacağını vurguladı.
  • Toplam varlığı yaklaşık 130 trilyon dolar olan finans kuruluşları, 2050’ye kadar net sıfır emisyon taahhüdü verdi. Mark Carney liderliğindeki Glasgow Net Sıfır Mali İttifakı (The Glasgow Financial Alliance for Net Zero, GFANZ) tarafından verilen bu taahhüt, COP26’nın ilk üç günündeki en önemli başarısı olarak görülüyor.
  • Küresel emisyonların yüzde 7’sinden sorumlu olan çelik sektörü ilk defa iklim müzakerelerine katıldı. Çelik sektöründe emisyonların azaltılması için verilen taahhüdün imzacıları arasında dünya çelik üretiminin yüzde 32’sini temsil eden İngiltere, AB, ABD, Kanada, Mısır, İsrail, Fas, Kore, Türkiye, Japonya, Avustralya ve Hindistan dahil birçok ülke bulunuyor.
  • ABD iklim elçisi John Kerry, dünyanın ortalama sıcaklık artışını 1,5 derece ile sınırlama hedefine ulaşma şansının yüzde 60 olduğunu söyledi.
2. Gün: Metan gazı ve ormansızlaşma taahhütleri
  • ABD ve AB’nin inisiyatifiyle 100’den fazla ülke metan gazı salımını 2030’a kadar yüzde 30 azaltmayı öngören bir taahhütte uzlaştı. ABD, İngiltere, AB ülkeleri, Birleşik Arap Emirlikleri, Vietnam, Endonezya, Irak, Japonya, Pakistan, Meksika, Kanada, Arjantin, Brezilya ve Nijerya’nın da yer aldığı taahhüde ulaşmak için 300 milyon dolardan fazla finansman sağlanacak.
  • Dünya ormanlarının yüzde 85’inden fazlasına sahip ülkeleri temsil eden 100’den fazla dünya lideri, önümüzdeki on yılda ormansızlaşmayı durdurma sözü verdi. Bu kapsamda toplamda 19 milyar dolarlık bir bütçe harekete geçirilecek. Söz veren ülkeler arasında Türkiye de yer alıyor.
  • AB, Fransa, Almanya, İngiltere ve ABD, Güney Afrika ile karbondan arındırma çabalarını desteklemek için yeni bir Enerji Adil Geçiş Ortaklığı (Just Energy Transition Partnership) kurduğunu duyurdu. Ortaklıkla, elektriğinin yüzde 90’ını fosil yakıtlardan elde eden Güney Afrika’ya temiz enerjiye geçiş sürecinde 8,5 milyar dolar fon sağlanacak.
  • Aralarında Türkiye’nin de olduğu 40’tan fazla ülke ve Avrupa Birliği, Paris Anlaşması hedeflerini karşılamak için gereken temiz teknolojilerin ve sürdürülebilir çözümlerin geliştirilmesini ve yaygınlaştırılmasını hızlandırmak için uluslararası alanda birlikte çalışma sözünü verdikleri Glasgow Atılım Gündemi’ni (Glasgow Breakthrough Agenda) başlattı.
  • ABD, Paris Anlaşması’nın önemli parçalarından biri olan ve gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerden oluşan Yüksek Hedef Koalisyonu’na (High Ambition Coalition) yeniden katıldı. Dünyanın en büyük ekonomisi ve Çin’den sonra en büyük ikinci karbon yayıcı olan ABD’nin, 1,5 derece hedefini yakalamayı amaçlayan koalisyona geri dönmesi COP26’nın hedeflerine önemli bir destek olarak görülüyor.
1. Gün: “Kendi mezarımızı kazıyoruz”
  • Zirvenin açılış konuşmasını gerçekleştiren İngiltere Başbakanı Boris Johnson, COP26 zirvesinden çıkacak sonuçların gençler ve henüz doğmamış çocuklar için değerlendirileceğini vurgulayarak, “Başarısız olursak bizi affetmeyecekler, Glasgow’un tarihi dönüm noktası olduğunu bileceklerler,” diye konuştu.
  • Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, fosil yakıtlara bağımlılığın küresel ısınmayla insanlığı ve gezegeni uçurumun kenarına ittiğini vurgulayarak “Kendi mezarımızı kazıyoruz,” ifadelerini kullandı. Paris İklim Anlaşması’ndan sonra geçen altı yılın kayda geçen en sıcak yıllar olduğuna dikkat çeken Guterres, “Biyolojik çeşitliliğe zulmettiğimiz, kendimizi karbonla öldürdüğümüz, doğaya tuvaletmiş gibi davrandığımız, daha derine deldiğimiz, kazdığımız yeter,” diyerek tüm uluslararası camiaya 1,5 derece hedefine ulaşabilmek için somut eylem çağrısı yaptı.
  • ABD Başkanı John Biden da “Önümüze çıkan bu muazzam fırsatı değerlendirecek miyiz, yoksa gelecek nesilleri acı çekmeye mahkum mu edeceğiz?” diyerek tüm dünyayı hemen harekete geçmeye davet etti, ABD ayrıca Birleşmiş Milletler’e Paris Anlaşması’na yönelik taahhütlerini güncelleyen yeni stratejisini sundu.
  • Hindistan Başbakanı Narendra Modi de Hindistan’ın 2070’de net sıfır karbon emisyonu hedefine ulaşmayı planladığını açıkladı. 2030’a kadar enerji ihtiyacının yüzde 50’sini yenilenebilir enerjiden karşılayacağını vurgulayan Modi, “Öngörülen karbon emisyonları 2030’a kadar 1 milyar ton azalacak,” dedi.
  • Zirveye fiziksel olarak katılmayan Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping gönderdiği yazılı açıklamada, Çin’in yeşil ve yenilenebilir enerji kaynaklarına geçişini hızlandıracağını belirtti ve iklim değişikliğiyle mücadelede gelişmiş ülkelerin gelişmekte olan ülkelere daha çok destek olması gerektiğini vurguladı.
  • Türkiye, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nde gelişmiş ülkeleri işaret eden Ek-1 kategorisinden ayrılmaya yönelik talebini geri çekti. Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Emin Birpınar, kararın Türkiye’ye sağlanan 3,2 milyar dolarlık fona karşılık “iyi niyet” göstergesi olarak alındığını açıkladı.

 

Paylaş